** GEÇMİŞE DAİR **
İstanbul doğumlu ve orta halli bir ailenin, üçü benden büyük, biri benden küçük 5 çocuğu içinde tek kızım. Küçük kardeşim ben 5 yaşında iken doğmuş. Bana kıskanmayı, hırslı olmayı, paylaşmayı ve kardeş sevgisini o öğretti.
Kendimi keşfetmeye başladığım andan itibaren güzel sanatların her dalına büyük ilgi duydum. Sanırım bu ruhla doğmuştum. Çevremde olup biten her şeyle yakından ilgilendim ve sürekli kendimi yenilemek, geliştirmek yolunda yürüdüm.
Sanat okulu mezunuyum. O yüzden el sanatlarının her türlüsüne büyük ilgim var. Yapabildiklerimi denerim, yapamadıklarıma da gıpta ile bakarım.
Yazmak ise ayrı bir tutku benim için. Kendimi en iyi böyle ifade ettiğimi düşünüyorum. Ancak yıllarca özel sektörde üst düzey yönetici asistanı olarak çalıştım.
Bir gün lisan bilmenin ne kadar gerekli olduğunu anladım ve verdiğim ani bir kararla, tek birikimim eski model arabamı satarak İngilizce öğrenmek amacıyla 1985 yılında Amerika’ya gittim. Sıkıştığım dönemlerde harçlığımı çıkartmak için el-işi aksesuarla takılar ve folklorik biblolar yapıp bulunduğum okulda ve Türk evlerinde yapılan gecelerde sattım.
1995 yılında ilk kişisel sergimi aldığım bir teklifle İstanbul’da “Atıkları Değerlendirelim” adı altında iki hafta Çarşı mağazasında (Capitol AVM'de) müteakiben 2 hafta Çarşı Maslak AVM'de ve sonrasında özel istekle Koç Üniversitesinde bir günlüğüne tekrarladım.
Bu sergiler beklediğimden fazla ilgi görünce, TGRT Televizyonunda el işi çalışmalarımı paket programlar halinde haftada 3 gün yayınlanmaya başladı. Daha sonra, Sabah Gazetesinin "OYA" isimli el işi dergisine beceri sayfası, hazırladım bir süre.
1996 yılında Doğan Medya gurubuna "Başkan Yardımcısı Asistanı" olarak geçtim ve aynı gurup içinde "Hey Girl" dergisi ve "Doğan Çocuk" dergilerinde el becerilerine yönelik sayfaları hazırladım. İlk öyküm de yine bu grubu ait "Yaşasın Edebiyat" Dergisinde yayımlandı.
1998 yılı sonunda Doğan Grubundan kendi isteğimle emekliye ayrıldım ve çok geçmeden de İngiltere’de bir Fabrikanın arşivini düzenlemem için bir teklif alarak kendimi Osset kasabasında buldum. Bu maceram da iki yıl sürdü.
2001 yılı Nisan ayında Anne tarafından Afro Amerikalı, baba tarafından Native Indian Julian Phelps ile tanıştım. Ruh ikizimi bulmuştum. Evlenip "Nevada'nın-Las Vegas" şehrinde yaşamaya başladım.
Tabi ki yine boş durmadım. Çeşitli kurslara yazılıp değişik el işi çalışmaları denedim. Türkiye’ye her yıl yaptığımız ziyaretlerde eşim Julian’ın ülkeme ve insanına hayran kalmasıyla 2006 yazında birlikte Türkiye’de döndük ve daimi yaşamaya başladık.
Evlilik vaadimiz ölene kadar diye başlamıştı ve bu güzel birliktelik ne yazık ki 30 Temmuz 2013 yılında eşimin ani vefatıyla son buldu. Doğup büyüdüğü ülkesini, sevdası üzerine terk eden Julian, ikinci vatan saydığı bu ülkenin topraklarında sonsuza kadar kaldı.
2017 yılında sürpriz bir şekilde öğrenendim Kansere yakalandığımı. Şaşırdım tabi ama neden bana da oldu demedim. İkinci evrede iken ilk ameliyatımı doktorların tavsiyesi ile oldum.
Gitti kurtuldum derken, istenmeyen misafir 2019 yılında geri geldi. O kadar sinsi ki hiç mi hiç hissettirmedi üstelik. Bu kez durum çok daha ciddiydi ve illet dördüncü evre olarak tüm karın bölgeme gelip yerleşmişti.
Kemo tedavi veya ameliyat kesin sonuç olur mu kimse buna cevap veremiyordu ama sevdiklerimin de ısrarı ile denemeyi seçtim ve 10 saat süren bir ameliyat sonucu illeti vücudumdan atmayı başardım. Ancak tedbir amaçlı hala kontrollerim devam ediyor haliyle.
Sonuç olarak bazılarımız için hayat gümüş tepsi içinde önüne sürülmüyor. Başarı elde etmek için veya hayatın zorlu aşamalarını biraz daha kolaylaştırmak için başkalarına göre biraz daha fazla çabalamayı gerektiriyor olabilir, ama inanın bu kişiyi birçok yönden çok daha güçlü kılıyor.
-2014 yılında "Dört Mevsim" isimli Antoloji kitabında 5 öyküm yer aldı.
-2020 yılında “TURKISH HANNIBAL” isimli ilk kitabımı 2021' de "BENDENİZ SIRMA" ve 2022 yılında "KUYU" isimli kitabımın yayınlama mutluluğunu yaşadım.
Hiç tanımadığım birilerine sahilde bir kum zerreciği kadar bile faydam dokunuyorsa, hiç bilmediğim bir yerlerdeki insanların kalplerine dokunup, yüzlerine gülücükler kondurabiliyorsam ne mutlu bana.
Sevgiler,
Billur Türkoğlu Phelps
Bir zamanlar yayımlanan oya dergisindeki sayfam. Hürriyet Gazetesinin haberi
sene 1993 30 yıl geçmiş üzerinden
sene 1993 30 yıl geçmiş üzerinden
MİLLİYET yayınyınlarından Yaşasın edebiyatta yayınlanan bir öyküm.
GELİRİNİ Kurucularından Rahmetli Türkan Saylan'ın olduğu "ÇAĞDAŞ YAŞAMI DESTEKLEME VAKFINA"Bağışlatım. İmkanları kısıtlı kız çocuklarımızın okumasına ufak bir katkıda bulunmak için.
Doğa kirliliği ve geri dönüşümün önemi ile ilgili Milliyet hafta sonu ekinde çıkan çok özel bir yazımdı. 'Çiçekleri de pet şişilerden yapmıştım" :)
Copyright 2010 © - Billur Türkoğlu Phelps